Kolorektal Kanserle İlgili Genel Bilgiler ve Sıklık
Kolon ve rektum kalın barsağın parçalarıdır. Kolorektal kanserler kalın barsağın en iç tabakası olan mukoza tabakasında ortaya çıkar. Bu kanserin gelişme riski 50 yaşından sonra artar.Kolorektal polip, ailede kolorektal kanser öyküsü, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı, yağlı beslenme ve sigara alışkanlığınız varsa da risk artmıştır.
Hem Türkiye'de hem de dünyada gastrointestinal sistemin en sık görülen kanseridir. Türkiye’de en sık görülen kanserler içinde erkelerde 4., kadınlarda 3. sıradadır.
Kemoterapi ve cerrahi tedavilerin gelişmesi, medikal bilincin artması ve tarama programları ile kolorektal kanser mortalitesi oldukça azalmıştır.
Türkiye birleşik veritabanı, 2009 (Uluslararası Kanser Ajansı (IARC) Tarafından Yayınlanan Globocan 2012 Verilerine Göre)
Kadınlarda En Sık Görülen ilk 5 kanser
No
Türkiye
Dünya
IARC’a üye 24 ülke
AB 28 ülke,
ABD
1,
Meme,
Meme,
Meme,
Meme,
Meme
2,
Tiroit,
Kolorektal,
Kolorektal,
Kolorektal,
Akciğer
3,
Kolorektal,
Uterus serviksi,
Akciğer,
Akciğer,
Kolorektal
4,
Uterus korpusu,
Akciğer,
Uterus Serviksi,
Uterus korpusu,
Tiroit
5,
Akciğer,
Uterus korpusu,
Uterus korpusu,
Uterus serviksi,
Uterus
Türkiye birleşik veritabanı, 2009(Uluslararası Kanser Ajansı (IARC) Tarafından Yayınlanan Globocan 2012 Verilerine Göre)
Kolon Kanseri-Polip İlişkisi
Artık iyice biliyoruz ki kolorektal kanserlerin büyük çoğunluğu poliplerin değişmesi (kanserleşmesi) ile gelişmektedir. Polip, mököz membrandaki kabarıklığa neden olan anormal doku büyümeleridir (müköz membran=mukoza, polip=mukozadaki kabarıklık). Polip, nonspesifik bir terimdir, yani tek bir hastalığı işaret etmez, bir çok durum ya da hastalıkta ortaya çıkabilir. Mukoza ya da müköz membran, cilde açılan organların içini kaplayan epitel tabakasıdır (tek ya da çok katlı), örneğin gastrointestinal sistem (mide ve bağırsaklar), üretra, ağız-burun-kulak (organların yüzeyi ve damarların içi de epitelle kaplıdır ama buna mukoza denmez).
Kolon ve rektum kanserlerinin büyük çoğunluğunun adenomatöz poliplerin kansere dönüşmesiyle ortaya çıktığını söylemiştik. Yani başka bir bakış açısıyla kanser bağırsak mukozasından başlar. Sonra barsak duvarına, bağırsak çevresindeki yapılara ve en son başka (uzak) organlara ilerler (metastaz). Tümör kitle şeklinde (eksantrik) ya da fazla büyümeden barsak çevresini saracak şekilde (konsantrik) gelişebilir. (Ekzantrik, konsantrik resimlerieklenecek). Eksantrik tümörler büyük boyutlara ulaşarak gizli kanama ve anemiye neden olurken, konsantrik tümörler barsak lümenini daraltarak obstrüksiyona sebep olurlar.
Şekillerine Göre Polipler
Saplı Polipler (pedunculated, pediküllü)
Sapsız Polipler (sesil, sessile)
Histolojik Yapılarına Göre Kolorektal Polip Çeşitleri
Adenomatöz Polipler (Neoplastik yani kansere dönüşen polipledir)
Tübüler adenom, villöz adenom ve tübülövillöz adenom olarak üç çeşittir.
Hamartomatöz Polipler:
Jüvenil, Peutz-Jeghers, Cronkite-Canada sendromlarında görülür. Hamartomlar oluştukları dokudaki farklılaşmış hücrelerin disorganize olarak çoğalması ile meydana gelen düzgün sınırlı kitlelerdir. Yani hamartomdaki hücreler geliştikleri dokudaki hücrelerle aynıdır ancak belli bir işi yapacak doku şeklinde organize olamamışlardır. Kansere dönüşmezler.
İnflamatuar Polipler:
Psödopolip de denen dokudaki inflamasyona bağlı oluşan polip benzeri yapılardır. En sık görülen örnek, kolonun ülseratif kolit hastalığının ilerleyen aşamalarında mukozada ortaya çıkanlardır.
Hiperplastik Polip
Kansere dönüşmezler. Tüm kolorektal poliplerin yaklaşık % 90'ını oluştururlar. Genellikle 5 mm den küçüktürler. Histolojik olarak hiperplazi görülür, displazi görülmez. Endoskopi esnasında görünüm olarak adenomatöz poliplerden ayırt edilemediği için alınırlar. "Hiperplastik polipozis" ise nadir bir hastalıktır, genç erişkinlerde pek çok, büyük hiperplastik poliplerle karakterizedir.
Lenfoid Polip
Barsaktaki Peyer plağı denen lenfoid dokulardan gelişir. Genelde kolonda meydana gelir.