Beyaz Küre
Beyaz küre, lökosit. Kanın pigment (boya) içermeyen immun sistem hücreleridir (bağışıklık sistemi). Kemik iliğinde üretilir, çekirdek (nukleus) bulunur ancak hemoglobin bulunmaz (eritrosit ve trombositlerde nukleus yoktur).
Beyaz küreler (lökositler), bağışıklık sisteminde patojenlere (örneğin bakteriler) karşı koruma ve doku onarımına yardımcı olarak işlev görür. Beyaz kan hücreleri arasında nötrofiller, eozinofiller, bazofiller, lenfositler ve monosit bulunur. Beyaz küreler (lökositler) kan, lenfatik sıvı ve vücudun tüm dokularında bulunur.
Kandaki lökosit sayısı özellikle enfeksiyon hastalıklarında önemli bir göstergedir. Bu nedenle BK (WBC) sayısı tam kan sayımının önemli bir parametresidir. Normal beyaz küre sayısı genellikle 4 000-10 000 /mm3 arasındadır. Sağlıklı bir yetişkinin toplam kan hacminin yaklaşık% 1’ini oluştururlar (kırmızı küre oranı % 40-45 ‘dir (Eritrosit)).
Lökosit sayısının üst sınırların üzerine çıkması lökositoz olarak adlandırılır. Alt limitin altına bir düşüşe lökopeni denir.
Beyaz Kürelerin Sınıflanması
- Myeloird Seri (Granülositler, PMN (polimorfonükleer hücreler))
- Nötrofil (%62)
- Eozinofil (%2,3)
- Bazofil (%0,4)
- Lenfoid Seri (Agranülositler)
- Lenfosit (%30)
- B lenfosit
- T lenfosit
- NK hücreleri
- Monosit (%5,3)
- Makrofaj
- Lenfosit (%30)
Nötrofil, monosit ve makrofajlar fagositoz yapan hücrelerdir.
Monositler en büyük lökosit türüdür ve makrofajlara farklılaşabilirler.
Nötrofil en fazla bulunan beyaz kan hücresi (% 40 ila % 75) ve en fazla bulunan granülosittir. Kısa ömürlü ve oldukça hareketlidirler. Nötrofiller, bir tür fagosittir ve normal olarak kan dolaşımında bulunur. Enflamasyon başlangıcı sırasında (özellikle bakteri enfeksiyonu, çevresel etkenler ve bazı kanserler), nötrofiller inflamatuar bölgeye gelen ilk hjücrelerdir (dokuda bulunmaları akut enflamasyonun özelliklerinden biridir).
Eozinofiller (asidofil de denir) çok hücreli parazit, diğer bazı infeksiyonlarla savaşır ve allerji ve astımda rol oynarlar.
Bazofiller en büyük granülosit türüdür. Bağışıklık yanıtı sırasında enflamatuar reaksiyonların yanı sıra anafilaksi, astım, atopik dermatit ve saman nezlesi gibi akut ve kronik alerjik hastalıkların oluşumundan sorumludurlar. İnflamasyonu tetikleyen histamin ve serotonin ve kan pıhtılaşmasını önleyen heparin üretebilirler.
Lenfositler, NK hücreleri, (hücre aracılı, sitotoksik, doğuştan gelen bağışıklık), T hücreleri (hücre aracılı sitotoksik, uyarlanabilir bağışıklık) ve B hücreleri (humoral, antikor-aracılı uyarlanabilir bağışıklık için) içerir. Bunlar, lenf hücrelerinde bulunan ve lenfosit adı verilen hücre tipidir.
Resim wikipedia‘dan alınmıştır.